Benim için gezmek rahatlamak,düşünmek
ya da dünya üzerinde basmadık görmedik yer bırakmama hırsından kaynaklanan
engelleyemediğim bir duygu. Sürekli akan hayat içinde bizi yorsa da motive eden
şeyleri
kendimizde keşfettiğimiz zaman, ileriye dönük doğru adımlar atacağımız
kanısındayım. Benim motive edici uğraşlarım fotoğraf çekmek ve bilmediğim bir
coğrafya da dolaşıp yeni şeyler öğrenmek. Yeni yerler göreyim heyecanıyla
yanlış planlama yapmak beni hüsrana uğratabilir; ama henüz öyle bir şansızlık
yaşamadım. Sizleri bu sefer de doğayla baş başa bırakacağım. Son zamanlarda
tarihi yerlerden farklı olarak doğal oluşumları daha fazla ziyaret eder oldum.
Huzuru bulmak için doğanın, bilgiyi bulmak için tarihin peşinden koşarım. Bu
sefer baraj fotoğrafları çekmek için yola çıktım. Barajların çevresinde hep
muazzam manzaranın olduğu kanısındayımdır. Su olan yerde yeşillik fazla olur,
ortaya güzel görüntüler çıkar ve bunları tamamlayan harika bir hava da varsa
güzel bir kare yakalamanızda bence bir engel yok. Fakat sorun şu ki yağış
azlığı barajlar için sorun oluşturuyor. Bu yazım için seçtiğim ziyaret noktam
Yuvacık Barajı da maalesef bu sorundan etkilenmiş. Tabii yine de bize güzel
görseller sundu ondan şüphem yok. Ama gezim sırasında yaptığım ufak
muhabbetlerden barajda normalden daha az su bulunduğu bilgisini aldım. Önce
önemli bir bilgi aktararak başlayalım; buraya araçsız gitmeyin. Bir de ilginç
bir dipnot; burada yoğun araç geçişi var ve araba kadar motorsiklet
göreceksiniz. Açıkçası bir yolda bu kadar ard arda geçen motorsiklet
görmemiştim. Motorsiklet kullanan arkadaşlarımda bu mekanları gezmek için
tercih ediyorlar.Yolculuğa otobüsle baraja yaklaşık 40 dakikalık bir mesafede
inerek başladım, tabii ki yürüyüş mesafesi. Benim için problem değil deyip yola
devam edersiniz etmesine fakat gezimiz barajla sınırlı kalmıyor. Barajdan 7
km daha piknik alanlarını ,şelaleyi,
akan dereyi görmek için gitmelisiniz. Kendinizi barajla sınırlarsanız sadece
manzara resmi çekebilir, hatıra ormanında doğa yürüyüşü yapar dönersiniz. Hele
benim gibi baraja kadar yürüyüp bir de üstüne yanlış yola yaptıysanız
bilmiyorum şelale falan görmek için 7 km gider misiniz? İşte burada bana
yardımcı olan yardımsever insanlara da parantez açmak gerekiyor. Bu gezide
şansımızın yaver gittiği noktalardan biriydi belki de ulaşım. Yanlış yola
sapmam şansızlık olabilir ve bilmediğiniz yerlerde bu normal ama beni uyaran
yaşlı amcadan başlayarak yanlış yolu hızlı dönmemde, 7 km yi daha hızlı almamda
ve dönüş yolunda da beni önemli bir yorgunluktan kurtaran arkadaşlara da bu
yazım aracılıyla teşekkür etmek isterim. Sonuçta sırtımda çantam, elimde
fotoğraf makinem ile çok yer gezdim ve daha da gezeceğim. Bu yola çıkarken
bunları göze alıyorum fakat ekstra motive edici gelişmeler gezdiğiniz yerden
aldığınız keyfi arttırır. Yanlış mesafeyi ve 7 km yi yürümüş olsam şelalenin,
derenin sesini falan duyup, sakin rahat çekimler yapar mıydım, belki, ama kaç dakika sonra? Yardımsever
vatandaşlarımız sayesinde bu yolu ben hızlı aldım ve biraz daha doğanın içine
girebileceğim insanların piknik yaptığı, ailelerin vakit geçirdiği altından
şelale sularının aktığı sosyal tesislerde buldum kendimi. Burada belli alternatifler var zaten yapabileceğiniz.
Piknik yapın, kafa dinleyin, gürültüden uzak durun , suyun sesini dinleyin. Ben
dinlendim, suyu izledim, fotoğraf çektim. Yaklaşık yarım saat falan geçirdim
tesislerin bulunduğu bölgede ve yakaladığım kareleri de sizlerle paylaşacağım.
Dönüş yolu biraz yürümüş olsam da yardımsever arkadaşların yardımıyla yine
kolay ve keyifli bir hal aldı benim için bu yolculuk. Sonuç olarak çok güzel doğa fotoğraflarım, güzel yol
sohbetlerim var elimde. Ama dediğim gibi her zaman şanslı olamayız ve 10 km’ye
yakın yürüdüm,bunları hesaba katın ve mutlaka araç edinin giderken. Bundan
şikayetçi değilim çünkü hazırım bu tür gelişmelere ve limitimi biliyorum, ona
göre planınızı yapın. İster piknik ister kamp yapmaya ya da kafa dinlemeye
gidin, dikkatli olun, manzaranın keyfini çıkarın ve gittiğinizde de beni
hatırlayın.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder