Yaşanılan şehirler içinde turistler için farklı özellikler taşıyan yerler oranın sakinleri için normal vakit geçirilen yerler haline geliyor zamanla. Mesela Belgrad'a gittiğimde Kalemegdan benim için keşfedilecek bir yerken iki ayın sonunda içecek alıp Tuna Nehri'ni izlediğim bir nokta oldu. Yani tarihi yerler hayatın bir parçası oluyor zamanla. Uzun zaman deniz kenarından uzak kalınca da bir özlem oluşuyor, deniz kenarına gelince hemen dalgaların sesini dinliyorsunuz, manzarayı izliyorsunuz falan. İki hafta sonra falan da bu normal bir rutin haline geliyor ve arayışlar içine giriyorsunuz. Bugünkü konumuz şehirden uzaklaşıp ada hayatına adım attığımız
günlük bir aktivite olan Yassıcaada gezisi. Bakalım nasıl geçmiş...
Yassıcaada seyahati aslında Karaburun'a gitme isteğim olan bir dönemde aklıma düştü. İnternetten hangi saat ve günlerde ulaşabilirim diye düşünürken Yassıcaada seferlerinin de başladığını gördüm. Ziyaret etmek için yeni bir yer daha hem de bir ada. Keyifli olur kesin dedim. Halk ve gezginler için çok da maliyetli olmayan günübirlik eğlence. Adaya ulaşım mavililer üzerinde vapurla. Karşıyaka iskeleden kalkan vapur önce Üçkuyular'a uğruyor oradan da Yassıcaada'ya ulaşıyor. Yolculuk için geçen süre ise bir buçuk saat. Sabah 8.30 kalkan vapur 10.15'te Yassıcaada'ya varıyor. Dönüş 17.45'te ve siz 19.30'da Karşıyaka'da oluyorsunuz.
Gelelim ücret kısmına. Kişi başı gidiş dönüş toplam 22 TL ödüyorsunuz. Bileti bir gün önceden aldık. "Yoğunluk olabilir mi acaba?" deyip bilet bulamama durumu aklıma geldi ama neyse ki böyle bir durumla karşılaşmadık. Sabah 8'de iskelede olduk. Haftaiçi olmasına rağmen yoğunluk fazlaydı. Gezmek için haftasonunu tercih ederseniz haftaiçinde bu kalabalığı düşünürsek ziyaretçi sayısı daha fazla olabilir. Aklınızda bulunsun. Pazartesi günleri adaya sefer yok.
Vapur Yassıcaada İskele'ye yanaştı, ben en son ineyim kalabalıkta sıkışmayayım ve vapurdan ada'yı fotoğraflama düşüncesindeyim. İlginç bir görüntü var karşımda. Vapurdan inenler iskeleden koşarak ada'ya gidiyorlar. "Eyvah sanırım şezlonglar sınırlı" düşüncesi aklımdan geçiyor. Yavaş yavaş iskeleye oradan da adaya adımımı attıktan sonra bu koşuşturmacanın nedenini kendimce buldum. Plajda şezlonglar ve şemsiyelerden ziyade çoğu ziyaretçi gölge altında bulunan ücretsiz ve geniş oturma yerlerini kapmak için koşturuyormuş. Bizim şezlong ve şemsiye kiralamamız zor olmadı. Plajda güzel bir yerde bulduk. Hatta bazı kısımlar boştu. Plajı en olarak uzun ama boy olarak kısa. Boy olarak bir şezlong koyuyorsunuz ve önünüze gelen olmuyor. Şezlong ve şemsiye ücreti ayrı ayrı 8,5 TL. Siz 1 şezlong ve 1 şemsiye alırsanız 15 TL ödüyorsunuz.
Adada yer alan tuvaletler ve soyunma kabinleri ücretsiz. Adadan ayrılmadan üstünüzü değiştireceksiniz biraz erken hareket edin. Çünkü 8-9 civarı kabin var ve vapurun kalkış saatine doğru çok sıra beklersiniz. Ben işimi şansa bırakmam erkenden değiştirdim üstümü sanırım 1 saat kala falan. Gelelim denize... Ada'nın farklı kısımlarını gezebileceğim ve tam bir ada turu yapacağım derken maalesef bu durum gerçekleşmedi. Adada belli kısımları ziyaret edebiliyorsunuz diğer kısımlar kapalı. Hal böyle olunca tüm beklentim adanın plajı ve denizinde güzel vakit geçirme üzerine kurulu oldu. Denizi kumluk ve güzeldi. Bazı kısımları çok sıcaktı. Uzun süre yüzdükten sonra plaja yaklaşıp denizin içinde oturup keyfini çıkardım. Yaklaşık 6 saat gibi bir vaktiniz oluyor bu zaman aralığında, 5-6 defa yüzüp dinlenip denizle haşır neşir olabiliyorsunuz. Manzarası güzel. Etrafınızdaki tek ses su kaydırağından kayan insanların çığlıkları ve çalan müzik. Adaya yanaşan bazı tekneler oluyor bir iki tane. Onlardan müzik sesleri gelebiliyor. Onun dışında adada size şehir hayatının yoğunluğunu hatırlatacak bir durum yok.
Denize girmenin yanında birçok kişide muhabbet etmek ve piknik tarzı faaliyetler için ziyarete gelmiş. Adada market ve kafe tarzı yerlerde var. Su dondurma ve farklı ihitiyaçlar buradan karşılanıyor. Eğer yazın deniz olmazsa olmazım diyorsanız ve uygun fiyata ve çok da zahmetsiz bir günlük aktivite arıyorsanız listenize ekleyebileceğiniz bir yer daha öğrenmiş oldunuz. Tatil için İzmir'i seçmişseniz ya da yol haritanız üzerinde yer alıyorsa belki uğrayıp farklı bir deneyim elde edebilirsiniz. Aktarabileceğim çok ayrıntılı detaylar yok. Denizinden ve manzarasından ayrıca ulaşım rahatlığından memnun kaldım. Akşam dönerken denizin dalgası vapuru biraz sağlı sollu sallıyor. Sonra söylemedi deniz yolculuğu bizi korkuttu demeyin. İlk başta dediğim gibi farklı şehirlere bir süre sonra uyum sağlayıp farklı aktivitelere arıyorsunuz. Yassıcaada'da bu seçeneklerden biri oldu benim için. Ziyaret ederseniz beni hatırlamanız dileğiyle, hoşçakalın...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder